28 Kasım 2013 Perşembe

Ne Diyordum?

Gereksiz bir boşluk var hayatımda yine. Neyle dolar yine bilmiyorum.

Başlayıp bitirmediğim işlerime özlem duyuyorum. Başlayıp bir şeyin sonunu getirmek sıkıcı.

Yarım kalan işlerim beni buraya bağlıyordu, tutunuyordum sanki bir şekilde onlara.

Her şeyi tamamlayıp gitmek istemiştim, öyle de yaptım ama gerisini düşünmemişim.

Aslında çok düşünüyorum, belki de bu yüzden kaybediyorum.

Hayatı akışına bırakmak zor eğer bi'şeyler başarmak istiyorsan.

Daha fazlasını başarmak istiyorsan, ipler hep sende olmalı.

Kafam çok karışık.

Zaten yukarıda da belli oluyor sanırım.

1 aydan çok az fazlası kaldı.

Yine yollar.

Bu sefer kaybolmaya gidiyorum.

Döndüğümde zaten kaybolmuş olucam.

Burda olabilecek misin beni yeniden bulmak için?

Sanmıyorum.

Zaten hiç olmadın.

Çünkü hep gitmek istiyoruz değil mi?

Ben gidiyorum, sen neden durasın?

Bazen kendime üzülüyorum.

Bazen kendime gülüyorum.

Planlarım zorunluluklarıma dönüşmek üzere.

Bu sefer yalnız kalmaktan korkuyorum.

Bu sefer bi önceki gibi hissetmiyorum çünkü.

Heyecanlıyım ama hissetmiyorum.

Geri dönmek için bir nedene ihtiyacım var.

Tünelin sonundaki ışık kırmızı değilmiş.

Büyüdüm.

Büyümek yorucu.

İçinizdeki çocuk ölmesin.

Yanında çocuk olabildiklerinize sahip çıkın.

Ben yapamadım.

Hep denedim, hep yanıldım.

Yine ne saçmalıyorum acaba ben?

Emin değilim.

16 Kasım 2013 Cumartesi

Benjamin

Mutluyu oynamaya devam edemiyorum. Artık değil.

Biraz önce annem 'Sen iyi değilsin, bi durgun, sürekli bi'şeyleri düşünür bi havan var. Olma böyle, alışık değiliz' dedi.

Oynayamıyorum artık, saklayamıyorum içimden gelenleri. Nesem, ne hissediyorsam o olmak en iyisidir belki de artık (yersen?!). Belki böyle de kabul eder insanlar beni. Ne dersin Benjamin?

Benjamin döndü, evet. 1,5 yıl aradan sonra özlem gidermek, ağırlığı taşımak için geri geldi.

Hoş geldin Benjamin. Seni özlemiştim.

11 Kasım 2013 Pazartesi

Dönebildim mi geriye?

''Güçlü olmak zor, güçlü görünmek daha zor. 

Mesela vurulduğun zaman yıkılmaman gerekli, yıkılırsan öldürene kadar vurmaya devam ederler.
Kendini olmadığın biri gibi göstermelisin ki, insanların gördüğü zayıflıkların gerçekleri olmasın, sadece kendin bil nelerin sana darbe aldırabileceğini.
Korkmalısın insanlardan, konuşursan konuştuğun kişi ilk kurşunu sıkacak kişi olacakmış gibi.
Umarsamamalısın mesela, çünkü umursarsan bir şeyi gereğinden fazla, daha sonra zorlanırsın tekrar yola koyulmakta.

Bunlara alışmalısın, böyle yaşamaya, insanların senden duymak istedikleri şeyleri söylemeye devam etmeye ikna etmelisin kendini. Mesafen olmalı herkesle. Belli mi olur, günün birinde belki sen bile inanmaya başlarsın gerçek kişiliğinin böyle olduğuna. 

Sonra kendinle konuşurken bile korkmaya başlarsın kendi zayıflıklarını görmeye. Eskiden kendine yettiğini düşündüğün zamanların geride kaldığını, artık Benjamin'le değil de, gerçek bir kişiyle konuşman gerektiğinin farkına varırsın. Kapıları aralayıp, 'seni' bilen birinin içeri girmesini sağlaman, daha öncesinden buna ihtiyacın olduğuna kendini ikna etmen gerekli.

İşte tam o zaman devrilmeye başladığını farkedeceksin. Ne kadar çırpınırsan çırpın devam edemediğini hissedeceksin. Gittikçe dibe çekildiğini. Zirveden büyük bir hızla inip, sıfırdan öncesinde neler varmış göreceksin.

Sinir krizlerin olacak belki. Ne bulursan içip düşünmekten biraz da olsa kurtarmaya çalışacaksın kendini. Çünkü güçlüsün ya sen hani, hep en iyisi olmalısın ya işte o yüzden konuşamazsın kimseyle. Kendin olmaya çalıştığın insanı her yerde sanırsın. 'Benim gibilerse beni indirirler'

Yıllar sonra ağladığında fark edersin ki yalnız değilsin aslında. Sadece kaçıyorsun insanlardan. Dönüp baktığından onlarca yüzün senin arkandan gülümsediğini fark edersin. Dönüp, önüne ilk çıkana sarılıp, avazın çıktığı kadar bağırmaya, içinde sana ait olmayanları kusmaya başladığında, indiğin yere geri dönmek için ilk adımını atmış olursun. Seni dipten kurtarıp, kıyıya çıkartacak ya da daha fazlasını yapacak birini bulmalısın.''

Güçlü olmaktan yoruldum. Birinin yanında kendimi rahat hissetmek, hissettiklerini anlatmak ne kadar rahatlatıcı bir olay uzun zaman önce unutmuştum.

Bunaldım. Sürekli bir şeylerin peşinde koşmaktan, sürekli hayatımı bir çizginin üzerinde tutmaya çalışmaktan, kimseye güvenmemekten, kimseye bağlanamamaktan, hayatımdaki insanların sürekli değişmesinden, gidenlerin geri gelmemesinden, dönüp gel dememekten, gitmekten, gitmek zorunda olmaktan, insanları bırakmaktan, yalnız olmaktan, kendime yetmekten, kendime yetmeye çalışmaktan, kendime yedirememekten, bırakılıp gidilmekten, konuşmamaktan, konuşamamaktan, anlaşılamamaktan, anlatamamaktan yoruldum.

Kendimi bırakıp kalmak istiyorum. İstediğim bir yerde, yanımda olmasını istediğim insanla bir süre sabitlenmek, sakin ve huzurlu, plansız yaşamak istiyorum bir süre için.

Bırakmalıyım beni, biraz sürüneyim.